Meydan ismini, Cumhuriyet Anıtı’nın hemen arkasında bulunan tarihi su makseminden almaktadır. Osmanlı döneminde, civar semtlere su dağıtmak için şu an Taksim Meydanı olarak adlandırılan bölgeye bir maskem yapılır. Burada depolanan su, civar semtlere dağıtılır yani taksim edilirdi. Maksem, halk arasında zamanla Taksim Maksemi, bölgede “Taksim” olarak anılmaya başlandı. Eski evlerin sıralandığı dar bir bölge olan semt, Taksim Cumhuriyet Anıtı’nın dikildiği 1928 yılında genişletilerek meydan haline getirildi. Taksim Meydanı’nın simgesi haline gelen Cumhuriyet Anıtı, İtalyan heykeltıraş Pietro Canonica tarafından yapıldı. Taş ve bronz kullanılarak 2,5 yılda yapılan anıt, 1928 yılında yerine yerleştirildi. Dairesel bir meydanın ortasında yer alan 11 metre yüksekliğindeki anıtın iki yüzünde, bronz figürlerin yer aldığı geleneksel mimari kullanılmıştır. Kaidesinde pembe trentino ve yeşil suza mermerleri kullanılan anıtın bir yüzü Cumhuriyet Türkiyesi’ni, diğer yüzü ise Kurtuluş Savaşı’nı simgelemektedir. 1988 yılındaki Taksim, Tarlabaşı ve Şişhane yıkımları sonrasında Cumhuriyet Anıtı’nın oturduğu dairesel taban, İstiklal Caddesi yaya yolunun bir parçası haline geldi. Aynı zamanda kültür, eğlence ve büyük bir alışveriş merkezi olan Taksim Meydanı ve çevresi, bugün çok sayıda mağaza, sinema ve tiyatro salonu, sanat atölyesi, sergi salonu, eğlence mekânını bünyesinde barındırıyor. Meydan ve Cumhuriyet Anıtı, milli bayramlarda tören alanı olmanın yanı sıra İstiklal Caddesi ve çevresinde zaman geçirmek için gelenlerin buluşma noktası olmaya devam ediyor.